Başlıyoruz

Sahne Sanatları eğitimi, sadece bir oyunculuk deneyimi değil, adeta kendimi yeniden keşfetme yolculuğuydu. Her ders, içimde bastırdığım duygulara alan açtı; sahnede konuşurken sadece rolümü değil, kendi sesimi de duymaya başladım. Beden dilimle, ses tonumla, bakışımla anlatmayı öğrenmek; özgüvenimi, iletişim becerilerimi ve hayal gücümü olağanüstü biçimde geliştirdi. Artık sahne, sadece bir platform değil — benliğimi özgürce ifade ettiğim bir dünya.

Beden Dili ve Hareket dersi, bana sadece sahnede değil, günlük yaşamda da kendimi ifade etmenin bambaşka yollarını öğretti. Duruşumun, bakışımın, bir adım atışımın bile nasıl bir anlam taşıdığını fark ettikçe, bedenimin dilini okumayı ve kullanmayı öğrendim. Bu eğitim sayesinde artık sahnede daha özgür, daha farkında ve daha etkileyici hissediyorum. Bedenimi bir enstrüman gibi kullanmayı öğrenmek, oyunculuğa olan bakışımı tamamen değiştirdi.

Drama dersi, bana sadece rol yapmayı değil, duygularımla bağ kurmayı ve onları ifade etmeyi öğretti. Oyunlar, doğaçlamalar ve grup çalışmaları sayesinde hem kendimi hem de başkalarını daha iyi anlamaya başladım. İçimdeki yaratıcı gücü keşfettikçe, sahneye olan bağlılığım daha da derinleşti. Bu ders sayesinde artık sadece bir karakteri değil, hayatı sahnede yaşamanın ne demek olduğunu hissedebiliyorum.